Herkesin EÅŸit OlduÄŸu Yerde EÅŸitlik Ä°steyen, EÅŸitlik DeÄŸil Ä°mtiyaz Ä°...

Herkesin eÅŸit olduÄŸu yerde eÅŸitlik isteyen, eÅŸitlik deÄŸil imtiyaz istiyordur.

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş partisinin Bolu 9. Olağan İl Kongresi’ne katıldı.

- Herkesin eÅŸit olduÄŸu yerde eÅŸitlik isteyen, eÅŸitlik deÄŸil imtiyaz istiyordur.

- Evet, bizler eÅŸitlik istiyoruz. SöylediÄŸimiz sözlerden ötürü yargılanmadığımız bir siyasi düzen istiyoruz. Siz istediklerinizi söyleyebilirken biz de en azından sizi uyarabilmek istiyoruz

- Mansur YavaÅŸ açıklaması. Türkiye'de ÅŸirazenin kaydının göstergesi ÅŸu; sizin bir suç iÅŸlemiÅŸ gibi muamele görmeniz için suç iÅŸlemiÅŸ olmanıza gerek yok

-Bu ülkenin gerçek vergi rekortmenleri vatandaÅŸlardır

-BTP lideri Hüseyin BaÅŸ, partisinin Bolu il kongresinde konuÅŸtu.

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel BaÅŸkanı Hüseyin BaÅŸ partisinin Bolu 9. OlaÄŸan Ä°l Kongresi’ne katıldı.

BTP lideri kongre öncesinde Bolu Belediye BaÅŸkanı Tanju Özcan’ı makamında ziyaret etti.

Tanju Özcan, Hüseyin BaÅŸ'a KöroÄŸlu plaketi hediye ederken Hüseyin BaÅŸ da Tanju Özcan'a Prof. Dr. Haydar BaÅŸ'ın HoÅŸ Geldin Atatürk ve Milli Ekonomi Modeli kitaplarını hediye etti.

Kentin sorunları ve ülke gündemi üzerine yapılan sohbetten sonra kongre salonuna geçildi. Tanju Özcan da BTP’nin il kongresini takip etti.

Mustafa YaÄŸcı’nın yeniden il baÅŸkanı seçildiÄŸi kongrede konuÅŸan BTP lideri gündeme dair önemli deÄŸerlendirmelerde bulundu.

BTP Genel BaÅŸkanı Hüseyin BaÅŸ ÅŸunları söyledi;

Mansur Yavaş hakkında soruşturma izni istenmesini değerlendirdi

“Son bir yıldır hemen hemen tek bir gündemimiz var, hukuk ve yargılamalar. Daha yeni çiçeÄŸi burnunda bir soruÅŸturma baÅŸladı. Ankara BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı Sayın Mansur YavaÅŸ'a soruÅŸturma izni için BaÅŸsavcılık Bakanlıktan izin istedi. Herhalde izin de bugün yarın çıktı çıkacaktır. Bunlar da enteresan iÅŸliyor. Malumunuz bendeniz Aralık sonunda Trabzon ilinde bir konuÅŸma yapmıştım ve bu konuÅŸmaya istinaden gecenin saat 2'sinde sosyal medyada dolaşırken bir baktım ki, ‘Hüseyin BaÅŸ hakkında re’sen soruÅŸturma baÅŸlatıldı’ diyor.  Haberi de Anadolu Ajansı'nda gördüm. 5 yıldır siyaset yapıyorum. Hakkımda tek bir haber yapmayan Anadolu Ajansı, bir anda soruÅŸturma baÅŸlatılınca hemen manÅŸetten girmiÅŸ. Velhasıl ÅŸimdi ne görüyoruz? Sayın Mansur YavaÅŸ'la ilgili soruÅŸturma. (Bir ÅŸey bulamazlar- salondan bir ses) Evet. Bir ÅŸey bulup bulmamaları önemli deÄŸil. Türkiye'de zaten ÅŸirazenin kaydının göstergesi ÅŸu: Sizin bir suç iÅŸlemiÅŸ gibi muamele görmeniz için suç iÅŸlemiÅŸ olmanıza gerek yok. Bu hukuk devletinde olmaz.

DEM Parti Grup BaÅŸkanvekili Gülistan Kılıç KoçyiÄŸit’e ‘EÅŸit yurttaÅŸlık’ cevabı

Muhalefeti susturmanın, muhalefeti durdurmanın, muhalefeti iÅŸlevsiz hale getirmenin ne Türkiye'ye bir faydası vardır ne de Türkiye'deki iktidara bir faydası vardır. Bizler sadece ve sadece söylediÄŸimiz sözlerden ötürü yargılanabilirken öte yandan bir bakıyorsunuz Türkiye'de daha dün önüme düÅŸtü, bir DEM Partili milletvekili çıkmış, ‘EÅŸit yurttaÅŸlık istiyoruz’ diyor. Herkesin eÅŸit olduÄŸu yerde eÅŸitlik isteyen eÅŸitlik deÄŸil imtiyaz istiyordur. EÅŸitlik istediÄŸini söyleyen kiÅŸi TBMM’de milletvekili. Daha nasıl bir eÅŸitlik istiyorsunuz? Daha nasıl bir eÅŸitlik arıyorsunuz? Bakanınız var, cumhurbaÅŸkanınız oldu, baÅŸbakanınız oldu ve Türkiye'de bugüne kadar hangi idari makamda veya sosyal hayatın hangi bölümünde, biriminde etnik bir ayrımcılık yapıldı? Bu bahsettiÄŸimiz partililer Türkiye'de etnik ayrımcılığı gündeme getirene kadar Türkiye'de etnik olarak hangi sorun yaÅŸandı da siz bugün eÅŸitlik istiyorsunuz?

“Evet, bizler eÅŸitlik istiyoruz!”

Evet, bizler eÅŸitlik istiyoruz. Nasıl bir eÅŸitlik istiyoruz? SöylediÄŸimiz sözlerden ötürü yargılanmadığımız bir siyasi düzen istiyoruz. Siz istediklerinizi söyleyebilirken biz de en azından sizi uyarabilmek istiyoruz. Bu kadar eÅŸit olmak istiyoruz. Ülkede kimimizin çocukları özel eÄŸitimler alırken, özel hocalardan özel kurslar alırken, spor eÄŸitimleri alırken kimimizin çocukları da okula gidiyor. O okulun giriÅŸinde temizlik imandandır yazıyor ama tuvaletinde sabun yok, tuvalet kağıdı yok. Biz o çocukların eÅŸit olmasını istiyoruz. Kimimiz hasta olduÄŸunda hastaneye gidiyor ve beÅŸ yıldızlı otel konforunda ÅŸifa bulmaya gayret ederken kimimiz ameliyat olmak için veya bir MR çekilebilmek için 7 - 8 ay, bir sene randevu bekliyor. Biz orada eÅŸitlik istiyoruz.  Bugün öyle bir ÅŸey oldu ki partiler üye sayılarını yarıştırır oldu. Ya biz sizle nasıl yarışalım? Sizin üye baÅŸvurunuz adeta iÅŸ baÅŸvurusuna dönmüÅŸ. EÄŸer o partiye üye olursanız iÅŸ bulabiliyorsunuz. O partiye üye olursanız makam bulabiliyorsunuz. Ä°nsanlar eÅŸitsizliÄŸi buram buram yaşıyor. Ortada hukuk kalmadı. Başından beri söylüyorum iktidara söylüyorum. Siz bizim konuÅŸmamızdan korkmayın. Bizim susmamızdan korkun. EÄŸer muhalefet bir ülkede susarsa siz hiçbir ilerleme kaydedemezsiniz.

“Hepimizin ihtiyacı olan meÅŸruiyet milletin gönlünde bir meÅŸruiyettir”

Åžimdi bir meÅŸruiyet arayışındalar.  Kimden meÅŸruiyet talep ediliyor diye baktığınız zaman bunun cevabını da ABD Büyükelçisi Tom Barrack veriyor. Barrack, ‘Trump, bizden meÅŸruiyet istiyorlar. Biz de onu O’na onu verdik dedi” diyor.  Ama hepimizin ihtiyacı olan meÅŸruiyet milletin gönlünde bir meÅŸruiyettir. Milletimizin kalbinde bir meÅŸruiyettir. Aslında bugün iktidar sahiplerinin arzu etmeleri gereken ÅŸey Türk milletinin gönlünde bir makam elde edip o meÅŸruiyeti elde etmek olmalıdır.

“Anadolu'da hiçbir ÅŸey tesadüfe bırakılmaz. Burada her ÅŸey planlıdır”

UyuÅŸturucu, sanal kumar, çeteler, ahlaki yozlaÅŸma Türk milletine karşı bilinçli bir operasyon. Bu, milletimizin önündeki en büyük sorun. Çünkü küresel güçler bir ÅŸeyi fark etti; idareleri yönetmek bir mesele ama hem maliyetli hem de riskli. EÄŸer nesilleri bozarak getirirseniz o maliyetlerden ve risklerden arınırsınız. Alttan gelen nesiller komple bozuk gelsin! Ne kadar güzel deÄŸil mi? Onlar için hiçbir daha zahmete gerek yok. Hatta herkesin bir açığı olsun, herkesin bir çukuru olsun, herkesin bir bagajı olsun ki ben istediÄŸimi istediÄŸim zaman yaptırabileyim. Bunların hiçbiri tesadüf deÄŸil. Hele ki Türkiye Cumhuriyeti'nin oturduÄŸu Anadolu'da hiçbir ÅŸey tesadüfe yer bırakılmaz. Burada her ÅŸey planlıdır ve bu yüzyıllardır böyle olmuÅŸtur. Dolayısıyla her birimizin üstüne düÅŸen bir vazife var. Bu yasa dışı bahisle, çetecilikle ve uyuÅŸturucu kullanımıyla her birimiz,  baÅŸta kendimiz için sonra çoluk çocuÄŸumuz ve gelecek nesillerimiz için mücadele etmek durumundayız. Biz Bağımsız Türkiye Partisi olarak bununla ilgili bir program serisi dizisi baÅŸlattık.

“Fiili olarak sana düÅŸman bir nesil yetiÅŸiyor”

Ülkede kimlik diye bir ÅŸey kalmadı. Bundan 15 - 20 yıl önce Türk gencinin bir kimliÄŸi vardı. Kimisi buna tam uyumluydu, kimisi yarım uyumluydu ama sonuç olarak bir kimliÄŸimiz vardı ve biz bu kimliÄŸi elde etmek için, edinmek için bir sürü eÄŸitimlerden geçiyorduk. Bunun en basiti her sabah okulda andımızı okuyorduk. Ne diyorduk; ‘Türküm, doÄŸruyum, çalışkanım, ilkem’ diyorduk.  Ä°lkem ne? Küçüklerimi koruyacağım, büyüklerimi sayacağım. Her gün bunu bir çocuÄŸa öÄŸretseydin o çocuklar bunu yapmayacaktı. Bunlar olmuyordu Türkiye'de. Bakın bu kimliÄŸi kaybettirdiÄŸiniz zaman artık o gençlikle mücadele edemezsiniz. O felaket öyle bir hal alır ki, en büyük düÅŸmanınız içeride olur. Millet olmanıza engel, devlet olmanıza engel, her ÅŸeyinize engel bir düÅŸman var içeride ve adı düÅŸman deÄŸil. Adı senin evladın ama fiili olarak sana düÅŸman. Åžimdi böyle bir toplum geliÅŸiyor. Dolayısıyla bunun çözümü asla ve asla infaz düzenlemesinde deÄŸil. Bunun çözümü ve Türkiye'deki bütün sorunların çözümü eÄŸitimde yatıyor. EÄŸiteceksiniz, çocuklara kimlik kazandıracaksınız. Onlara yaptıkları iÅŸlerin kötü ÅŸeyler olduÄŸunu öÄŸreteceksiniz.

“Meseleleri mesele etmezseniz ortada mesele kalmaz”

Milli EÄŸitim Bakanı okullarda bağış alınmadığını söylüyor, Adalet Bakanı beyin göçünü kabul etmiyor. Sorunları inkar ederek sorunları çözemezsiniz ancak sorunları daha da büyütürsünüz. Ama Türkiye'de ne yazık ki ‘sorunları görmezden gel, kabul etme’ mantığı var. Rahmetli Demirel'in, ‘Meseleleri mesele etmezseniz ortada mesele kalmaz’ diye bir sözü vardı. Åžimdi iktidar o modda. Her ÅŸey güllük, gülistanlık, her ÅŸey süper!  O mahallede her ÅŸey süper, problem yok. EleÅŸtirenin hemen vur aÄŸzına iki tane! Her ÅŸey güzel, problem yok. Ama bu taraf biraz problemli ve bu taraf yaklaşık 75 milyon insandan oluÅŸuyor. Yani orada 5  - 10 milyon iyi tamam da 75 milyon da büyük bir problem var. Buradaki ateÅŸ bütün ülkeyi sarıyor.

“Bu ülkenin gerçek vergi rekortmeni sizsiniz”

Bütün her ÅŸey için para lazım. Parayı nereden bulacağız? Bu ülkenin bütçesinin, yüzde 90'ı vergi. Milli takım teknik direktörü Montella 60 milyon vergi ödeyerek Adana'nın vergi rekortmeni olmuÅŸ. Maaşı ödeyen devlet. Devlet kendi kendine vergi rekortmeni olmuÅŸ aslında. Sivas'ta da bir futbolcu vergi rekortmeni olmuÅŸ. Bu ülkenin gerçek vergi rekortmeni kimdir biliyor musunuz? Bu ülkenin vergi rekortmenleri sizsiniz. Siz daha maaşınızı almadan vergisini ödüyorsunuz. KDV, ÖTV ve minimum V ile ödediÄŸiniz vergiler olmasa bunlar hiçbir ÅŸey yapamaz. Bu ülkenin gerçek vergi rekortmenleri, bu ülkenin sabahtan akÅŸama kadar çocuÄŸuna ekmek götürmek için çalışan babalardır, o çocuÄŸun burnu kanamasın diye saçını süpürge eden annelerdir. Bu ülkeyi yönetenler birine teÅŸekkür edecekse yüzlerce milyon maaÅŸ verip o yabancılardan aldıkları vergilere teÅŸekkür etmesinler. Dönsünler bu millete teÅŸekkür etsinler. Bu millet, bu ülkeyi ve bu devleti kanını döküp, canını verip kurdu. Bu millet her türlü beceriksiz iktidara raÄŸmen sabredip vatanına, milletine aidiyetini eksik etmemiÅŸ bu millettir.

“Biz milli kaynaÄŸa dayanan Milli Ekonomi Modeli’ni istiyoruz”

Prof. Dr. Haydar BaÅŸ bu millet için Milli Ekonomi Modeli’ni yazdı. Bu milletin nasıl üreteceÄŸini, bu milletin nasıl iyi ÅŸartlarda yaÅŸayacağını anlatan bir model ortaya kondu. Türkiye'de ekonomi politikası yanlış. Bunu deÄŸiÅŸmemiz lazım, sistemi baÅŸtan kurgulamamız lazım. O sistem ÅŸu anda Türkiye'de sadece ve sadece Bağımsız Türkiye Partisi'nde var. Bugün Türkiye'de bütün siyasi partilerle oturun görüÅŸün; birisi ya faiz oranlarından bahsedecek, diÄŸeri vergi oranlarından bahsedecek, diÄŸeri baÅŸka bir ÅŸeyden bahsedecek. Bakın sorun bunlar deÄŸil. Ülke ekonomisinin kötü olmasının sebebi yolsuzlukla da tek başına açıklanamaz. YolsuzluÄŸun olmadığı gün bu ülkede ekonomi iyi miydi? Demek ki bizim bir sistematik yanlışımız var ve küresel emperyalist bir sermaye grubu var. Türkiye'ye bir model dayatıyorlar. Buna liberal ekonomi modeli diyoruz. Biz de Bağımsız Türkiye Partisi olarak, ‘Hayır kardeÅŸim, biz o liberal sömürgeci ekonomi modelini kabul etmiyoruz. Biz milli varlığa dayanan, milli kaynaÄŸa dayanan, vatandaşını düÅŸünen bir ekonomi modeli istiyoruz. Biz enerji üretecek, istihdam yapacak, mamul üretecek, insanının tüketebildiÄŸi bir ortam saÄŸlayacak bir ekonomi modeli istiyoruz. Bu ekonomi modeli de Milli Ekonomi Modelidir.  Biz bunu hayata geçireceÄŸiz. Biz bu ülkeyi özelleÅŸtirtmeyeceÄŸiz, bu devleti de özerkleÅŸtirtmeyeceÄŸiz. Bağımsız Türkiye Partisi Türkiye'nin bağımsızlığını Milli Ekonomi Modeliyle saÄŸlayacak’ diyoruz.”