Btp Bolu Gençli̇k Kampı

BTP Bolu Gençlik Kampı

Hüseyin Baş: Değişim gençlerle, yeni fikirlerle olur, aynı insanlarla olmaz.

Bağımsız Türkiye Partisi’nin (BTP) geleneksel yaz gençlik kampı bu yıl Bolu Mudurnu’da gerçekleÅŸtirildi.
Cuma günü baÅŸlayıp Pazar günü sona eren kampa Türkiye’nin her yerinden binlerce genç katıldı.
Kamp boyunca Türkiye’nin sorunları ve çözümleri üzerine seminerler düzenlendi, parti çalışmaları masaya yatırıldı, Prof. Dr. Haydar BaÅŸ’ın anlatıldığı panel düzenlendi.
Kampın kapanış konuÅŸmasını BTP Genel BaÅŸkanı Hüseyin BaÅŸ yaptı.
Hüseyin BaÅŸ’ın konuÅŸmasından notlar ÅŸöyle;

“Türkiye için çalışıyoruz, milletimiz için çalışıyoruz”

“Türkiye Cumhuriyeti Devleti bayrağını en yüksek noktalara taşımak isteyen Bağımsız Türkiye Sevdalıları burada... Türkiye için çalışıyoruz, milletimiz için çalışıyoruz, medeniyetimiz için çalışıyoruz, kültürümüz için çalışıyoruz, tarihimiz için çalışıyoruz, atamız için çalışıyoruz ve göreceksiniz arkadaÅŸlar baÅŸaracağız. Biz Türkiye'nin bağımsızlığı elde etmeyi baÅŸaracağız, Türkiye'nin refahını kazanmayı baÅŸaracağız.

“Türkiye parçalanmanın eÅŸiÄŸine geldi”

Türkiye'nin son 20 yıldır bir bunalım içinde bulunduÄŸu ve hem fiziken, hem sosyolojik, hem ekonomik olarak bir parçalanmanın eÅŸiÄŸine geldiÄŸi bir pozisyon... Bu, güzel vatanımız için en tehlikeli unsur arkadaÅŸlar. Bilerek ve isteyerek bizleri toplumsal kamplar haline getirdiler, kimimize Kürt dediler, kimimize Türk dediler, kimimize Alevi, kimimize Sünni dediler… Yetmedi bizleri saÄŸcı ve solcu yaptılar. Bugün önünüze yeni yeni trendler koyuyorlar. Bu oyun, arkadaÅŸlar ta Sevr dayatmalarından beri, KurtuluÅŸ mücadelesinden beri, Cumhuriyet kurulduÄŸu andan beri ve Atamızı kaybettiÄŸimiz günden beri Türkiye'de oynanan büyük bir oyunun büyük bir parçasıydı. Bizler Bağımsız Türkiyeliler olarak bu oyuna dur demek için, başından beri, ‘Biz Kürt’ü ile Türk’ü ile Laz’ı ile Çerkez’i ile Arap’ı ile BoÅŸnak’ı ile bu toprakların tarihini ve medeniyetini paylaÅŸan bütün unsurlarımızla, hepimiz aynı idealde koÅŸan Türk milletinin kardeÅŸ unsurlarıyız’ dedik. Bizi bölmek için ellerinden ne geliyorsa yaptılar.

“Sizin çizdiÄŸiniz yollar Türkiye'yi bu noktaya getiren yollar”

Bu klasik ve gelenekselleÅŸmiÅŸ siyasetin Türkiye'nin hiçbir meselesine çözüm olmadığının aÅŸikar olduÄŸu bir ortamda yine ülkenin kurtarıcılarıymış gibi, yine ülkenin tek umutlarıymış gibi aynı adamlar bize pazarlanıp duruyor. Åžimdi Seçimden sonra birisi bir yandan çıkmış, ‘Biz yeni yol haritası çizeceÄŸiz’ diyor. Sizin çizdiÄŸiniz yollar Türkiye'yi bu noktaya getiren yollar… Kalsın, siz yol falan çizmeyin. Sizden tek bir beklentimiz vardı, yola gelmeniz! Onda da tuttunuz Ali varken ‘Ömer'in yolu’ dediniz, oradan gittiniz, sonucu ortada.

“DeÄŸiÅŸim gençlerle, yeni fikirlerle olur”

DiÄŸeri tutturmuÅŸ neymiÅŸ deÄŸiÅŸim… Ben size bunların deÄŸiÅŸimini anlatayım; Ä°ki parçalı bir puzzle, parçaların ikisi de aynı. Bir taraftakini alıyor diÄŸer tarafa koyuyor, diÄŸer taraftakini alıyor öbür tarafa koyuyor ikisini birleÅŸtiriyor, ‘al sana deÄŸiÅŸtim’ diyor. DeÄŸiÅŸim aynı insanlarla olmaz, deÄŸiÅŸim farklı insanlarla olur, deÄŸiÅŸim yeni görüÅŸlerle olur. Bakın size bir ÅŸey söyleyeyim, dünyada tarih boyu bütün deÄŸiÅŸimler
gençlerle olmuÅŸtur, baÅŸka deÄŸiÅŸimden hayır gelmez. Biz de biliyoruz Türkiye'nin bir
deÄŸiÅŸime ihtiyacı var. Türkiye'nin kimi deÄŸiÅŸmeye ihtiyacı var biliyor musunuz; sizi deÄŸiÅŸmeye ihtiyacı var, deÄŸiÅŸim diyenleri deÄŸiÅŸmeye ihtiyacı var.

“Bunlar tek merkezden oynanan oyunun figüranları”

Bunlar öyle bir sistemin parçası ki sanki biri saÄŸa geçmiÅŸ, biri sola geçmiÅŸ tek merkezden oynanan bir oyunun figüranları. Bende bıraktıkları his bu. Bunların Türkiye'nin ekonomik refahı diye, gençliÄŸin geleceÄŸi diye, ülkemizin bağımsızlığı diye bir dertleri falan yok. Bunların tek bir dertleri var. Biz bu iktidarları; hükümette olan hükümet iktidarını, muhalefette olan muhalefetteki iktidarını, belediyede olan belediyedeki iktidarını ne yapar ne eder de bir 4- 5 yıl daha uzatırız… Bütün dertleri bunun üzerine kurulu.

“Dış güçler Maliye’ye komiser mi atadı?”

Bu Ä°ktidar seçimden önce, ‘Dış güçler AK Parti iktidarını yıkmaya çalışıyorlar diyerek’ bir propaganda ortaya koydu. Åžimdi benim merak ettiÄŸim bir ÅŸey var; bu dış güçler
AK Parti'yi yıkmaya çalıştı ve seçim yoluyla bunu baÅŸaramadı da ondan sonra ekonominin, Merkez Bankası'nın ve Maliye’nin başına yine AK Parti'yi ikna edip komiser mi atadı? Bu dış güçler Tayyip ErdoÄŸan'ı yenemeyip AK Parti ile oturup Türkiye'nin geride kalmış devlet firmalarını özelleÅŸtirmeye Tayyip ErdoÄŸan'ı mı ikna mı ettiler? Bunların hepsi seçimden sonra mı oldu? Åžimdi bu Alman, bu Ä°ngiliz, bu Amerikan ÅŸunu biliyor deÄŸil mi, “EÄŸer ben seçime bir hafta kala ‘biz ErdoÄŸan'ın yıkılmasını istiyoruz’ dersek bu Türk milleti gaza gelir ve ‘sen misin ErdoÄŸan'ın yıkmak isteyen’ deyip hepsi ErdoÄŸan'a oy verir.” Åžimdi Amerika bunu biliyor deÄŸil mi? Åžimdi anladınız mı seçime bir hafta kala bütün Almanların, Amerikalıların niye Tayyip ErdoÄŸan aleyhine konuÅŸtuÄŸunu?

“ErdoÄŸan kaybetseydi dış güçler hüngür hüngür aÄŸlardı”

Bakın o dış güçler dedikleriniz var ya onlar için bu iktidar bulunmaz bir nimettir. Türkiye'yi parsel parsel satan, bütün yeraltı ve yer üstü kaynaklarını onlara peÅŸkeÅŸ çeken, Türkiye'nin Atatürk'ten kalan bütün fabrikalarını, iÅŸletmelerini ya kapatan ya o sermayelerin eline veren, her geçen gün ülkeyi dolarla borçlandıran, hiçbir iÅŸi kendi öz sermayesiyle yapmayıp yabancının parasını Türkiye'ye getirip ülkenin geleceÄŸini yabancıya tapulayan bir iktidar modeli… Ä°ÅŸte dış güç dediÄŸinizin niyeti amacı yüzyıldan beri neydi biliyor musunuz; yüz yıldır bu insanların amacı tam olarak buydu! Bu milleti biz nasıl sömürürüz, bu topraklara nasıl çökeriz? Bunlar burada yaÅŸasın, ‘benim ülkem’ desin ama üzerinde hiçbir zenginlik üretemezsin, dış güçlerin amacı buydu. Bu iktidarla bu rüyalarını gerçekleÅŸtirdiler ama size, ‘Dış güçler bu ErdoÄŸan'ı yıkacak’ dediler. Size bir ÅŸey söyleyeyim mi; ErdoÄŸan seçimi kaybetseydi o dış güçler, o gece hüngür hüngür aÄŸlayacaktı. E tabi ertesi gün akıllarına çok iyi bir fikir gelecekti ve ‘yeni gelenlerle de biz hallederiz’ deyip onlarla devam edeceklerdi. ArkadaÅŸlar her konuda sıkıştığımız dönemde tek kurtuluÅŸ yolu Bağımsız Türkiye Partisi'dir.

“Hangi müttefikinize Kıbrıs'ı tanıtabildiniz?”

Kıbrıs'ta bir sorun yaÅŸandı, herkes Türk milliyetçisi oldu. Barış Harekatımızın olduÄŸu günden beri hangi müttefik ülkenize Kıbrıs'ı tanıtabildiniz? Akdeniz'de Kıbrıs'ın hangi ağırlığı var? Kıbrıs adına ne yaptınız? Rahmetli DenktaÅŸ bu ülkeye geldiÄŸinde, ‘Burada konuÅŸma git ülkende ne yapıyorsan yap’ diyenler siz deÄŸil misiniz? Åžimdi siz milliyetçi mi oldunuz? Åžimdi siz Kıbrıs'ın haklarını mı savundunuz? Siz Kıbrıs'ı Rum’a vermek için referandum yaptıran adamlarsınız.

“Sizin imam dediÄŸiniz Hatay’ı peÅŸkeÅŸ çeken mi?”

Bu kadar vatanperver, bu kadar Atatürkçü Ä°nsanın olduÄŸu, hocanın olduÄŸu, imamın olduÄŸu bir ülkede sizin imam dediÄŸiniz Hatay’ı peÅŸkeÅŸ çeken mi, o karaktersiz mi?
Bu kadar imamın olduÄŸu, bu kadar güzel hocanın olduÄŸu ülkede sizin hoca dediÄŸiniz, imam dediÄŸiniz, ‘Kız çocuklarının okuması haram’ diyen ÅŸarlatanlar mı? Atatürk'ü seven, O’nun idealinde yürüyen, O’nunla birlikte Meclis’i dualarla açan imamların, hocaların olduÄŸu ülkede sizin imam dedikleriniz Cumhuriyetle savaÅŸ eden ÅŸarlatan ahlaksızlar mı? Bunların hiçbiri bu vatanın evladı deÄŸildir, bunların hepsinin baÄŸlı olduÄŸu kuklanın ipinin başında bir el vardır. Bu dediÄŸimi unutmayın; bu yeni bir ÅŸey deÄŸil, yüz yıldır bu ülkede bu böyle… Sadece yüz yıldır deÄŸil Osmanlı coÄŸrafyasında 300 senedir bu böyle… Bu adamlar yüzünden insanımızı dinden soÄŸuttular, bu adamlar yüzünden insanımızı özünden soÄŸuttular. Bundan büyük hainlik olur mu ama bunu baÅŸardılar. Sizin hiçbiriniz hoca deÄŸilsiniz, hepiniz ÅŸarlatansınız. Bu milletin bu milletin karnı sizin yalanlarınıza tok efendim. Hiçbirinizin hiçbir önemi yok.

Diyanet’e çaÄŸrı…

Buradan bir çaÄŸrı yapıyorum baÅŸta Diyanet’e. Herkes aklını başına alsın. Bakın bu gittiÄŸiniz yol yol deÄŸil. Hizmet ettiÄŸiniz o insanlar, o yapılar var ya önce bizi bu ülkeden sürerler, önce bize bu ülkede yaÅŸama hakkı bırakmazlar sonra sanmayın ki size bırakırlar, sizi de yollarlar! Hani güzel bir laf vardır, ‘Ayarını bozduÄŸun kantar gün gelir seni tartar’ diye. Ä°ÅŸte gün gelir bunun bedelini siz ödersiniz!

“Sorunların çözümü 5 dakika, yeter ki samimiyet olsun”

Bakın Türkiye'nin dört bir yanını gezdim, her yerine gitmeye çalışıyorum ve ÅŸunu görüyorum; Tarımdan sanayiye, ekonomiden eÄŸitime, saÄŸlıktan sosyal hayata aklınıza ne geliyorsa Türkiye'de sorun bir deÄŸil bin. Her yerde sorun var ama ÅŸunu da gördüm Türkiye'de çözüm bin deÄŸil bir. Bu güzel ülkenin bütün sorunlarını çözmek 5 dakikadır. Yeter ki samimiyet olsun, yeter ki vatanperverlik olsun, yeter ki milletin lehine iÅŸ yapma isteÄŸi olsun 5 dakikadır. “