Yeni Anayasayla Hedef, Üniter Yapıyı Sağlayan Maddeler

Yeni anayasayla hedef, üniter yapıyı sağlayan maddeler

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş Yalova’da partisinin il kongresine katıldı.

-Yeni anayasayla hedef, üniter yapıyı saÄŸlayan maddeler

-Anayasayı daha da otoriter olmak için deÄŸiÅŸtirmek istiyorlar

-Bu hangi devletin politikası, çünkü Türk devletinin böyle bir politikası olamaz

-Ümit Hoca’yı APO sürecine karşı duruÅŸundan dolayı tebrik ediyorum

-Sayın Müsavat DerviÅŸoÄŸlu tehdit edildi, hiçbir ÅŸey yapılmadı

-CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’a boykot cevabı; kendime yurt dışı yasağı koydum!

-Satın almama özgürlüÄŸümüz var, biz satın alma özgürlüÄŸünü talep ediyoruz

-Özgür Özel’e kırmızı kart göndermesi…

-Neyi sattılarsa geri alacağız, neyi kapattılarsa geri açacağız

-BTP Genel BaÅŸkanı Hüseyin BaÅŸ, partisinin Yalova Ä°l Kongresi’nde konuÅŸtu

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel BaÅŸkanı Hüseyin BaÅŸ Yalova’da partisinin il kongresine katıldı.

Kongreye geliÅŸinde gençler tarafından çiçeklerle karşılanan hüseyin baÅŸ, yaptığı konuÅŸmada yeni anayasa, Öcalan süreci ve ekonomi üzerine dikkat çekici deÄŸerlendirmeler yaptı.

Hüseyin BaÅŸ ÅŸunları söyledi;

“Yeni anayasayla hedef üniter yapıyı saÄŸlayan maddeler”

“Bir anayasa taslak metni olsa gidip alsak onun içinde ne yazar; eÄŸitim, ulaşım, gıda, saÄŸlık vesaire gibi hizmetler yazar. Mevcut anayasada deÄŸiÅŸmeyen maddeler de neredeyse sadece bu maddeler. Ne kalıyor geriye? Anayasanın ilk 4 maddesi, 66. Maddesi, 42. Maddesi gibi maddeler. Dolayısıyla ÅŸu anda bizim önümüze sunulan, darbeci diye kötülenen, özgürlüklerimizi elimizden alıyor diye pazarlanan, deÄŸiÅŸmesi gerekiyor denen anayasanın esasında deÄŸiÅŸtirmek istedikleri maddeleri bizim birliÄŸimizi, beraberliÄŸimizi, üniter bir devlet olmamızı ve demokrasimizi temin eden maddeleri.

“Anayasayı daha da otoriter olmak için deÄŸiÅŸtirmek istiyorlar”

Bu zamana kadar anayasa deÄŸiÅŸiklikleri yapıldı. ÖrneÄŸin 2010'da referandum yapıldı, 2017 yılında anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi yapıldı. Åžimdi soruyorum bu anayasa deÄŸiÅŸikliklerinden sonra emekliler daha mı çok para aldılar, iÅŸçiler daha mı iyi geçim koÅŸullarına sahip oldular, çocuklar okullarda daha iyi eÄŸitime mi kavuÅŸtular? Anayasayı defalarca kez deÄŸiÅŸtiniz.

Peki deÄŸiÅŸtiÄŸiniz anayasanın, ‘millet için yapıyoruz’ dediÄŸiniz anayasanın millete bugüne kadar ne faydası oldu? Hiçbir faydası olmadı. Bugüne kadar yapılan neredeyse bütün deÄŸiÅŸiklikler esasında hangi sonuca çıkmış oldu; bir otoritenin, bir iradenin otoriter yapısını daha da güçlendirmeye hizmet etti. Hani bir laf vardır ya ‘yaptıklarınız yapacaklarınız garantisidir’ diye o zaman siz anayasayı deÄŸiÅŸmek isterken aslında daha da rahat hareket etmek için, daha da size bir ÅŸey söylenemesin diye,  daha da size itiraz edilemesin diye bunu istiyorsunuz.

“Bu hangi devletin politikası çünkü Türk devletinin böyle bir politikası olamaz”

Yeni anayasa gündemiyle birlikte bir de terörle müzakere yürüyor. DEM Parti, MHP, CHP ve AK Parti aynı çizgide. Hiçbir konuda ortak noktaları yok ama konu APO olunca herkes süreci destekliyor. Döndüm dedim ki ya bunlar hangi hususlarda bir araya gelebilmiÅŸ? Mesele Avrupa'ya taviz vermek olunca bu partiler hemen anlaÅŸabiliyor, mesele APO ile müzakere olunca bu partiler hemen anlaÅŸabiliyor, mesele asgari ücretin yoksulluk sınırının altında kalması olunca hemen anlaşıyorlar, mesele terör devleti dedikleri Ä°sveç'in NATO’ya girmesi olunca hemen anlaşıyorlar ama mesele bu milletin faydası olunca hiçbir zaman anlaÅŸamıyorlar ve hemen bir kavga çıkıyor. Bu anlaÅŸtıkları meseleleri de bir devlet politikası gibi bize sunuyorlar ve ‘bu bir devlet politikası bununla ilgili konuÅŸamazsınız’ diyorlar. Ben anlıyorum bu bir devlet politikası ama lütfen ÅŸunu söyleyin; bu hangi devletin politikası çünkü Türk devletinin böyle bir politikası olamaz, mümkün deÄŸil.

“Ümit hocayı tebrik etmek lazım”

APO sürecine karşı çıkınca hemen etiketleniyorsunuz. Åžu anda böyle bir ortam oluÅŸtu. Buna karşı çıkan kim varsa hemen üzerine hurra çullanıyorlar. Bu meseleye en çok karşı duran esasında birkaç siyasi parti var, Bağımsız Türkiye Partisi de onlardan biri. Mesela Ümit hoca, Ümit ÖzdaÄŸ bunun ciddi anlamda karşısında duruyor, kendisini tebrik etmek lazım. Åžimdi böyle bir kampanya baÅŸladı, bunu da gözlemliyorum, ‘Sen Dağıstanlısın, sen Kafkas kökenlisin, Türk bile deÄŸilsin. Ne milliyetçiliÄŸi yapıyorsun’ diyorlar. Bir insanın Türk milliyetçisi olması için illa kafatasının arkasında kemik taşımasına gerek yok. Türk milliyetçiliÄŸi sizin anlattığınız ÅŸey deÄŸil ki zaten, sizin tariflediÄŸiniz ırka dayalı, etnik kimliÄŸe dayalı ÅŸey deÄŸil ki. Neydi Türk milliyetçiliÄŸi; ne mutlu Türküm diyene diyen herkesin sahiplendiÄŸi bir ÅŸeydi. Bu ülkenin sizin kavga ettirmek istediÄŸiniz Kürt’ü de Türk milliyetçisi, Laz’ı da Türk milliyetçisi, Çerkes’i de Türk milliyetçisi, Alevisi de Türk milliyetçisi, Sünnisi de Türk milliyetçisi. Bu topraklarda yaÅŸayan, ‘Ne mutlu Türküm diyene’ diyen, aynı ideali paylaÅŸan, aynı hedefe koÅŸan, aynı tarihi, medeniyeti gönlünde ve duygularında en ince kılcal damarlarına kadar yaÅŸayan herkes Türk’tür, TürkoÄŸlu Türk’tür, Türk milliyetçisidir.

“Sayın Müsavat DerviÅŸoÄŸlu tehdit edildi..”

Sayın Müsavat DerviÅŸoÄŸlu’ndan da bahsetmek istiyorum. Kendisi güpegündüz kameralar önünde açık açık canıyla tehdit edildi, aÄŸza alınmayacak hakaretlere maruz kaldı. Kendi kendime dedim ki; biz bir kelime laf ettik diye gecenin ikisinde harekete geçen irade gündüz 2’de uyuyor muydu, acaba görmedi mi? Hiçbir ÅŸey diyemedi mi? Tehdit var, hakaret var, aÅŸağılama var.

“Satın almama özgürlüÄŸümüz var biz satın alma özgürlüÄŸünü talep ediyoruz”

Sayın CumhurbaÅŸkanımız ‘fahiÅŸ fiyat uygulayanlara karşı elinizdeki en büyük güç satın almama özgürlüÄŸü’ dedi. Sayın CumhurbaÅŸkanım bizim satın almama özgürlüÄŸümüz var, onu da yaşıyoruz. Biz satın alma özgürlüÄŸünü talep ediyoruz, toplum olarak bizde eksik olan o. Biz satın alamıyoruz, satın almama da sorun yok, raflara kebapçı kedisi gibi bakıyorsun, kokluyorsun ama alamıyorsun, burada özgürüz ama satın almaya gelince orada özgürlüÄŸümüz ne yazık ki elimizde deÄŸil.

ErdoÄŸan’a boykot cevabı; kendime yurt dışı yasağı koydum!

Bir ne yapabilirmiÅŸiz; boykot edebilirmiÅŸiz! Peki asgari ücrete yüzde 30 zam yapan bir hükümetin, emekliye yüzde 15 zam yapan bir hükümetin yüzde 44 zam yaptığı köprüyü, otoyolu da boykot edebiliyor muyuz, özgür müyüz bu hususta? Mesela ben ÅŸöyle yaptım yurt dışına çıkış harcına zam yaptılar; dedim ki ‘boykot ediyorum, yurt dışına çıkış yasağı koyuyorum’ kendime. Mesela elektrik faturalarımızı boykot edebiliyor muyuz? Evlerimizde elektrik yakıyoruz ve biz bunun faturasını kime ödüyoruz biliyor musunuz? Biz bunun faturasını ÅŸu anda Ä°ngiliz’e ödüyoruz. Yalova elektrik faturasını Ä°ngiliz bir ÅŸirkete ödüyor. Bunu özelleÅŸtirdiler, özelleÅŸtiren firma aldı Ä°ngiltere'de bir firmaya sattı. Biz faturamızı Ä°ngiliz’e öderken öte yandan bizi yönetenler bize, ‘biz Suriye'ye elektrik veriyoruz’ diyor.

Özgür Özel’e kırmızı kart göndermesi

Sayın Özgür Özel'in bir kırmızı kart tepkisi oldu. Kırmızı kartı herkes cebinde taşıyamayabilir ama herkesin cebinde bir kredi kartı vardır. Siz ÅŸimdi hükümeti görünce kredi kartı ekstrelerinizi gösterin, kredi kartlarınızı gösterin, maaÅŸ bordrolarınızı gösterin bu millet nasıl geçiniyor bir görsünler. Bunların yanına kırmızı kart koyarsanız ona da diyeceÄŸim bir ÅŸey yok ama bu milletin derdi kırmızı kart deÄŸil takla attırıp evini geçindirmeye çalıştığı kredi kartıdır.

“Neyi sattılarsa geri alacağız, neyi kapattılarsa geri açacağız”

Bugün Türkiye'de Bağımsız Türkiye Partisi dışında iktidara geldiÄŸinde ne yapacağı belli olan hiçbir siyasi oluÅŸum yoktur. Ä°ktidara geleceÄŸiz ne yapacağız? Hangi fabrikayı sattılarsa geri alacağız, hangi fabrikayı kapattılarsa yeniden açacağız, hangi yeraltı madenini sattılarsa geri alacağız. Tarımımızı yerli yapacağız, çiftçimizi destekleyeceÄŸiz, hayvancımızı destekleyeceÄŸiz. Gençlerimize güveneceÄŸiz, gençlerimizin önünü açacağız, bilimin takipçisi deÄŸil bilimi yapan olacağız ve Bağımsız Türkiye Partisi olarak Türkiye'deki bütün meseleleri çözeceÄŸiz.”